-
18 Mart 1915’te Türk milleti tarihin akışını Çanakkale’de değiştirmiştir. Çanakkale Zaferi ile ilgili bilinen ilk resmi kutlama 1916 yılında yapılmıştır. Bu ilk törenin ardından bundan sonraki yıllarda Çanakkale savaş alanlarını ziyaret etmek ve burada çeşitli törenler düzenleyerek şehitleri yâd etmek adeta bir gelenek haline gelmiş ve günümüze kadar devam eden bu ziyaretler Çanakkale Savaşları’nın önemini her geçen gün daha da arttırmıştır (Sönmez, 2015). “Hüzün Turizmi” kavramı Çanakkale için yeni anlam kazanmaya başlayan bir olgudur. Her yıl yaklaşık 2500-3000 Anzak’ın katıldığı Şafak Ayini hüzün turizmi kavramını en güzel açıklayan etkinliklerden birisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle Mart ve Nisan aylarında yöreye yaklaşık 310 bin yerli ve 190 bin yabancı turist gelmektedir (Akoğlan vd., 2015)
Çanakkale, Çavuşköy, Kirmen İpi, Ayazma, Bayramiç, İda Dağı, 3 Güzeller Yarışması, Hıdırlar Kaplıcası, Akçakoyun Çınar Ağacı
-
Dönüş yolunda Çanakkale merkeze uğradığınızda, Çanakkale Deniz Müzesi Komutanlığı’nda tarihi Nusret mayın gemisinin bir imitasyonu ile karşılaşırsınız. Bu imitasyon 2011 yılında İstanbul Tersanesi Komutanlığı’nda bire bir ölçülerde yapılmıştır. I. Dünya savaşı esnasında, Almanya bölgeye 406 deniz mayını depolamıştır (Tarakçı, 2015). Nusret Mayın Gemisi son kalan 26 mayını boğaza döşeyerek savaşın gidişatını değiştirmiştir. İngiliz donanmasına ait IRRESISTTIBLE ve OCEAN gemileriyle, Fransız donanmasına ait BOUVET zırhlı gemilerinin boğazın karanlık sularına gömülmesini sağlayan mayınları Nusret 7 Mart 1915 gecesi döşemiştir.
Çanakkale, Nusret Mayın Gemisi, Deniz Müzesi, Peynir Helvası
-
Urla, İzmir il merkezine 35 km uzaklıkta kendi halinde, sakin bir ilçe.
Burayı Ağustos ayında ziyaret ederseniz Urla Bağ Bozumu Festivali zamanına denk düşersiniz. Bağbozumu Festivali’nde tezgâhlarda üzüm suyu, şıra, börek, çörek, hediyelik eşya, seramik, giysi vb. pek çok otantik objeye rastlayabilirsiniz.
Urla, Bahar Festivalleri, Barbaros Köyü Oyuk (Korkuluk) Festivali, Urla Geleneksel Bağbozumu Şenlikleri, Uluslararası Enginar Festivali, Mart Dokuzu Ot Festivali, Karantina Adası, Malgaca Pazarı,
-
Yarım asırlık yakın geçmiş, şehir kültürünün ve şehirlerde yaşayan insan sayısının hızla artışına sahne olmuştur. Belki de bu yüzden insanlar günümüzde geçmiş günlere duyduğu özlemle yeni trendlerin peşinden koşmaktadır. Gastronomi turizmi de günümüzün moda trendlerden olmuştur.
Kültür ve yemek arasındaki ilişkiyi inceleyen yeme-içme bilimi ve sanatı gastronomidir (Cömert & Özkaya, 2014). Bu sözcük Fransızlarca 1835 yılından bu yana kullanılmaktadır (Karaca vd., 2015).
Gastronomi turizmi, bir bölgeye özgü yemekleri sunarak ve bölgenin kültürel kimliğini ve mirasını yansıtarak; bölgeye rekabet avantajı sağlayan, daha önce yaşanmamış bir yiyecek-içecek deneyimi yaşama imkânı sunan bir turizm şeklidir (Harrington & Ottenbacher, 2010).
Alaçatı, Festival, Ot Festivali, Egede Gezilecek Yerler, Ege Kültürü, Egeye Dair, Yöresel Festivaller, Ege Otları, Enginar
-
Aydın’ın Söke ilçesinden Didim istikametine doğru yol alırken yaklaşık 25 kilometrelik bir mesafeden sonra yolun sağ tarafında, küçük bir kahverengi tabelanın eşliğinde ulaşacağınız, dağın eteğine kurulmuş ve hala binlerce yıl öncesinin saldırılarına maruz kalma korkusuyla, doğanın koynunda gizlenmiş, gereken özen gösterilmemiş, güzel ama güzel olduğu kadar özel bir yerleşim yeri Priene. Lakin tarihi geziler sırasında rastladığınız, tarihle ilişkilendirilemeyecek kadar yeni ve tarihin aşıladığı milli şuurla örtüşmeyen ithal hediyelik eşya satıcılarının olmadığı… Görevli arkadaşların salaş tavırlarından, kendinizi siftah yapmamış bir dükkânın ilk müşterisi zannettirecek kadar sakin… Geniş ve sessiz alanı arkanızda bırakıp antik kente girdiğiniz hissi vermeyecek derecede sade bir kapıdan giriş yapıyorsunuz.
Pirene, Roma Dönemi Şehir Planlama, Zeus Tapınağı, Athena Tapınağı, Tarihteki İlk İmar, Menderes Ovası
-
İzmir denince ilk akla gelenlerden biri Kordon yani deniz boyunca uzanan sahil şerididir. Fakat İzmir sadece deniz demek değildir. Egeye Dönüş farkıyla bilinmeyen İzmir’e, İzmir’in iç kesimlerinde kalan ilçelerine bir yolculuk yapmaya ne dersiniz? Bugün sizi gizemli yönleriyle İzmir’in ilçelerinden Bayındır ve Tire’de dolaştıracağız…
Bayındır Çiçek Festivali, Ayazma, Kutsal Su, Dere Kahve Mesire Alanı, Tire Köftesi, Lorlu Tatlı, Karadut Reçeli, Bayındır Festivali
-
Farklılık, hikaye, geleneksel tavır, kadîm doğallık (modern doğallık söylemlerine karşı ürettiğimiz bir kavram), anonim uğraşılar… Sanıyoruz EGEYE DÖNÜŞ’ün hammaddesini bu gibi mihenk noktaları oluşturuyor. Sıkı takipçilerimiz bilirler; EGEYE DÖNÜŞ, salt “naturel ürün satış noktası” gibi bir dükkan değildir. Bu tanımlama çok kısır ve noksan kalır yapılan işin, girilen niyetin yanında…
EGEYE DÖNÜŞ, tam anlamıyla geleneksele dönüş, asıl olana rücû, maziye atıf, sandıkların içindeki gizli hazinelerin keşif macerasıdır. Ve odak noktası Ege kültürüdür. Uğraşımız kimi zaman mutfakta bir tabağın içinde, kimi zaman bir hediye paketinde kimi zaman da ofis masasının üzerinde küçük bir Ege detayı bırakma çabasıdır. Ve tabii ki, hayatın Ege versiyonunu metne döküp blogta yayınlayarak, tarihe not düşme, gök kubbede hoş bir sadâ bırakma telaşıdır.
Anneler Günü, Doğal Hediye, Natürel Hediye, Kapitalizm, Anneler Gününün Anlam ve Önemi, Anneliğin Kutsallığı, Özel Günlerde Hediye Çılgınlığı
-
Sadece karnımızı doyurmaktan ibaret olmayan, yemek yeme kültürü insanlığın varoluşundan bu yana genetiğine işlemiş bir olgudur. Kısaca hikâyemiz insanoğlu bu gezegene henüz gelmeden önce başlamıştır…
Bir rivayete göre ilâhî ruh ense kökünden içeri üflendiğinde Hz. Âdem’in gözü açılır ve Hz. Âdem cennetteki meyvelere bakar. Ruh karın bölgesine ulaşınca canı meyve çeken ve bir sıçrayışla üç beş meyve koparmak isteyen Hz. Âdem bunu başaramaz. Çünkü ruh henüz belden aşağısına ulaşmamıştır (Öztürk, 2004). Allah Kur’an-ı Kerim’de “İnsan aceleci bir varlık olarak yaratıldı” (Enbiyâ 21/37) ayetiyle Hz. Âdem’in gerçekleştiremediği meyve yeme isteğine dikkat çekmektedir.
Yemek Yeme Antolojisi, İlk İnsanlar, Yemeğin İcadı, Ekmeğin İcadı, Antik Yunanda Ekmek Üretimi, Hitit Kil Tabletler, Tarım Devrimi, Asuroloji, İlk Yazı
-
Orta Asya Türklerinde et ve süt öne çıkan besin kaynakları iken, Anadolu’ya göçün gerçekleşmesinden sonra yeni besin kaynakları mutfak kültürümüze ilave edilmiştir.
Orta Asya insanının et ve mayalanmış süt ürünlerini tüketmeleri yanında, Akdeniz çevresinin meyve ve sebzeleri, Mezopotamya'nın tahılları, Güney Asya'nın baharatları ile birleşen bu kültür zaman içinde zengin bir yapının doğmasında etkili olmuştur (Bülbül, Sezgin, & Kara, 2016).
Türk Yemekleri, Karınca Yuvası, Türk Yemek Kültürü, Gömeç, Ev Yoğurdu, Hz Adem ve Yasak Elma
-
Türk toplumunun genelinde ramazan orucu ruhen ve bedenen arınmanın bir formülü olarak algılanır. Ancak zaman zaman hepimiz iftar ya da sahurda yemeğin dozunu azıcık kaçırıp, sonrasında midemizin isyanı ile karşılaşmışızdır. Üstelik yaz aylarına denk gelen uzun gündüzler oruçla birlikte kişilerde bir enerji düşmesi, halsizlik ve bitkinlik de yaratmaktadır. Bütün kimyamızı değiştiren bu türden sıkıntıları basit ve doğal yöntemlerle tersine çevirmek mümkün mü sorusunu EGEYE DÖNÜŞ sizin için araştırdı.
Ramazan, Bitkisel Destek, İncir Kürü Sindirim Sistemi, İbn-i Sina Öneriler, Ramazanda Sahur, İftar Önerileri, Oruç Tutma Önerileri, Oruç ve Sağlık, Sıhhatli Kalmak İçin, Açlık Oruçları
-
Egeye Dönüş ailesi olarak, mecramızın sadece sanal ortamda Ege temalı ürünler satan bir mağaza olmadığını ara ara ifade ediyoruz. Bu bilinçle, Ege’yi tüm güzellikleriyle hissetme ve hissettirebilme gayesinde olduğumuz, takipçilerimizin malumudur. Yepyeni bir yazı ve farklı bir keşif deneyimiyle daha sizleri baş başa bırakırken, okumanızı mümkünse bir fincan kahve eşliğinde yapmanızı tavsiye ediyoruz. Zira keyifli bir yazı sizleri bekliyor...
TARİHİ TÜRK EVLERİNİ KORUMA HAFTASI
1982 yılından bu yana “Tarihi Türk Evlerini Koruma Derneği” tarafından her yıl mayıs ayının son haftasında kutlanmakta olan “Tarihi Türk Evlerini Koruma Haftası” münasebeti ile sizleri Fethiye’den Datça’ya, Marmaris’ten Bodrum’a neredeyse bütün ilçelerini ziyaret etme imkanı bulduğumuz, ilçelerinin yanında sönük kalmış, Ege’nin naif kentlerinden Muğla’nın kent merkezine götürmek istiyoruz.
Muğla Evleri, Kapı Tokmakları, Tarihi Sokaklar, Ege Evleri, Eski Ege Sokakları, Dar Ege Sokakları, Egede Gezilecek Yerler, Muğlanın Simgesi, Cumbalı Evler, Tarihi Kapılar
-
Bütün dünyada ortak payda olan bir kavram düşünsek akla ne gelir? Toplumun her katmanının, eğitim ve gelir düzeyi ne olursa olsun tüm bireylerin, neredeyse her gün, mutlaka belirli miktarlarda tükettiği tek gıda ekmek olsa gerektir… Belki hava ve su dışında bu tanıma uyan başka bir alternatif bulmak da oldukça güçtür. İşte bu yüzden İbrahîmi dinlerin üçü de ekmeği kutsamıştır.
Buğday, Ekmek, Şarap ve Ekmek, Buğday Parası, Hamursuz Bayramı, Yahudilikte Ekmeğin Önemi, Müslümanlıkta Ekmeğin Önemi, Hristiyanlıkta Ekmeğin Önemi, Buğdayın Kutsallığı, Eski Tarihlerde Ekmek
-
Türkler devlet kurma ve yönetme kabiliyetleri üstün bir millet olarak tanınırlar. Tarih boyunca Türk halkını yönetenlerden beklenen en önemli yöneticilik vasfı; halkını aç ve çıplak bırakmaması olmuştur (Kızıldemir, Öztürk, & Sarıışık, 2014).
Osmanlı mutfağı; saray mutfağı ve halk mutfağı olarak iki farklı kategoriye ayrılırken (Şavkay, 2000) söz konusu mutfak, kültürel anlamda bir imparatorluğun tüm zenginliklerine sahiptir. Türk mutfağını da temsil eden bu unsurların başında etnik zenginlik ve yeniliklere açık olma eğilimi başı çektiği için sadece Türklüğü hatırlatan dar bir adla değil, bir imparatorluğu temsil eden ‘Osmanlı Mutfağı’ ismiyle anılması şaşırtıcı değildir. Osmanlı Mutfağı, Çin ve Fransız mutfağı ile birlikte dünyanın en önemli üç mutfağından birisi olarak anılmaktadır (Kızıldemir, Öztürk, & Sarıışık, 2014). Çok kültürlü yapısıyla füzyon mutfak özelliği göstermesi Osmanlı mutfağını modern anlamda da ilgi çeker hale getirmektedir. Bugün pek çok ünlü şef mutfaklarında birden fazla kültüre ait yemekleri harmanlayarak füzyon mutfak oluşturma eğilimindedirler.
Padişah Sofraları, Fodula, Füsyon Mutfak, Füzyon Mutfak, Osmanlı Mutfak Kültürü, Osmanlı Yemekleri, Osmanlı Baharatları, Osmanlıda Bal Tüketimi, Ballı Yemek, Bal Tarifleri, Bal ile Tatlandırma
-
Çocukluğunda ‘Hoşaf’ ile ‘Kompostoyu’ ayırt edebilen var mıydı içinizde? Zaten bu ikisi hep karışmıştır birbirine... Fakat konuyu en birleştirici kapsamda ele alan, büyük kızımın keskin zekâsı olmuştu yıllar önce. “Hoşofsto” deyivermişti bir gün ailece sofrada yemek yerken, doğal olarak gülmekten karnımıza ağrılar girdi ama biz hâlen hoşaf nedir komposto nedir netleştirmekte güçlük çekenler olduğunu görünce bu anıyı hatırlıyoruz.
Hoşaf, Komposto, Billur Kase, İftar Sofrası, Osmanlı Ramazanları, Şekerli Komposto
-
Şimdilerde herkes "nerde o eski bayramlar" klişesine takılmışken, son söyleyeceğimizi en başa alıp, daha yazımızın ilk satırlarında belirtelim ki hasretle arayanlar ve gönül gözü açık olanlar için “Ege’de O Eski Bayramlar!”...
Sokaklarda çocuk sesleri azalsa da bitmeyen, harçlıkları harcamak için hâlâ mahalle bakkalı bulunabilen, lavanta kokulu eski bayramlar; çaylar, kahveler, baklavalar eşliğinde komşularla, akrabalarla birlik içinde kutlanmakta Egeye Dönüş yapanlarca…
Bayram, Bayram Kıyafeti, Bayramlık, Harçlık, İncirli Draje, İncirli Trüf, Portakal Çiçeği Kolonyası, Ihlamur Kolonyası, Limon Kolonyası, Bayram Kolonyası, Nostaljik Bayram, Kırmızı Pabuçlar, Çiçek Kokusu, Parfümsü Koku